Yunus Emre’nin dizelerinde söylediği gibi
Derman arardım derdime,
Derdim bana derman imiş.
Kendi şifam için çıktım bu yola.
Hayatımdaki en güzel zamanımı yaşadığım can dostum, sırdaşım sevdiğim olan
insanı bir sabah ansızın kaybettim. Vedalaşamamak çok acı bir yük. Kendi acımla
başedemedim uzun zaman. Bu acı kalbimin sol alt yanına saplanıp kalmıştı. Tamam
artık iyileştim derken bir koku, bir söz yeniden aynı noktaya getiriyordu.
Birgün bir mesaj düştü cep telefonuma
La tahzen
Irmağa deniz, denize okyanus sığmaz. .
“Aşık” olmayana anlatsan da “Ben” “Sen” anlamaz.
Hakka ulaşmak için yoldur desen kimse inanmaz…
Gönlünde zerre-i miskal şems olmayan;
Yanmaz, yanamaz…
Ayağın kırıldı diye üzülme!
Allah senden aldığı ayak yerine belki sana kanat verecek.
Kuyu dibinde kaldın diye üzülme!
Yusuf kuyudan çıktı da Mısır’a sultan oldu, unutma!
İstediğin Bir şey; Olursa Bir Hayır,
Olmazsa Bin Hayır Ara…
Geçmiş ve gelecek insana göredir. Yoksa hakikat âlemi birdir. Bu âlem bir rüyadır.
Zanna kapılma ey can! Rüyada elin kesilse de korkma, elin yerindedir. Dünya bir rüya
ise, başına gelen felaketler de geçicidir. Neden çok üzülürsün ki? Herşey üstüne
gelip seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiğinde sakın vaz geçme:
– Çünkü orası gidişatın değişeceği yerdir.
Bu âlemin, bu kâinatın kitabı sensin:
Aç da kendini oku ey can!
Aşk ehli Hz Mevlana’nın dizeleriyle sarsıldı tüm ruhum.Ve her arayışta bulamadan
döndüm.Aramakla bulunmaz ama bulanlar arayanlardır.
Dergahlara gittim inziva kamplarına,her öğrendiğim bilgide içim aydınlandı,derdimin
bana derman olduğu zamanlardayım .Yoldayım ve bu yolda olmak çok güzel.
Kendi şifam için çıktığım bu yolculukta ,ruhlarına dokunabildiğim her yolcu Yaradan’ın
mucizesidir