Hepimizin hayatında bizi duygusal olarak etkileyen olumsuz olaylar olmuştur.
Ancak bu olayların geçmişte yaşanıp bitmesi, sorunu ortadan kaldırmıyor. O
dönemde yaşadıklarımızın bıraktığı duygusal izler bilinçaltımızda bir şekilde
saklanmakta ve bugünkü yaşamımızın her anında bizi kontrol etmektedir.
Özellikle çocukluk döneminde yaşanan travmatik bir deneyim onlarca yıl sonra
bile fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklara neden olabilir.
Bazen ilk başlatan olaylar sadece yanlış anlaşılmalar sonucu oluşur. Özellikle
çocukluk döneminde yapılan kayıtlarda bunu çok görüyoruz. Küçük bir çocuk
erişkin biri gibi dünyada neler olduğunu anlayacak kapasitede
değildir. Etrafında oluşan olaylar onun anlayışının çok ötesindedir. Çocukluk
çağında yapılan bir telkin, bir düşünce, bir inanç, sorunu ilk başlatan olay
olabilir. Özellikle de bu telkin onun otorite olarak kabul ettiği ya da inandığı bir
kişi tarafından yapılmışsa, anne gibi, baba gibi, öğretmen gibi, hayatı boyunca
bu yapılan telkinin etkilerini yaşayabilir.
Çocuğa söylenen her söz ve yapılan her davranış çocuğun bilince takılmadan
doğrudan bilinçaltının inanç sistemi olur. Yaşanan her sorun çocuğa, erişkine
göre daha önemli ve büyük gözükür, keza olaylar da.
Çocuk birçok olayı abartarak değerlendirir. Erişkin için basit bir olay, çocuk için
çok ciddi değerlendirmelere uğrar. Bilinen bir travmatik olay yoksa ilk başlatan
olayların çoğu 7 yaşından önce oluşur ve bir çoğu 3 yaşın altındadır.
Temel ilke terapistin danışanını problemlerinden sorumlu olan duruma geri
götürmesidir. Bu sorunlar genellikle danışanın o durumu yaşadığı dönemdeki
bilinç durumu nedeniyle, olması gerektiği gibi bilinçaltına işleyememesinden
kaynaklanır.
kelime anlamı olarak kaynağa inmek olan regresyon terapi; hayatımızdaki
olumsuz duygu ve davranış bozukluklarının erken çocukluk döneminden
kaynaklandığını belirtir. Özellikle 0-5 yaş çocukluk dönemi bilgilerin
depolanmaya başladığı bir yaş dönemidir. Bu dönemde ki davranış ve duygu
kalıpları bilinçaltımızın deposunda saklanır. Ve kişi ilerleyen yaşlarda herhangi
bir olumsuz durumda tıpkı çocukluk döneminde edindiği savunma modellerini
uygular. Hatta çocuğun bilinci dahada erken dönemi yani anne karnı
döneminden de kaynaklanabilir. Bu tip vakalar la çokça karşılaşmaktayız.
Örneğin danışan anne karnı dönemi istenmeyen bir bebekse hayat boyu sevilmeyen bir birey olduğunu sorgular.