Yaşamımızdaki en mutlu anlar tıpki çocuklar gibi şarkı söyleyip dans ettiğimiz içten gülüşlerimizin olduğu anlardır.Bir çocuk gibi davranmak şahane bir duygudur.Çünkü çocukken masumuzdur, sevgiyi ifade etmek bizim için çok doğaldır.
Ama sonra ne oluyor bize?neden bu doğallıktan vazgeçiyoruz?
Sorun beynimizdeki bilgisayar programında zihnimizde biriken yanlış bilgilerde.
Okula ilk gittiğiniz zamanları hayal edin lütfen.
Neşe içinde yada korkarak ilk okula gittiğiniz günü düşünün.Erkenden uyandırılıyorsunuz,küçücük bedeninize ağır gelen bir çanta.Eğitim adı altında okumayı ,nasıl davranacağımızı ne zaman uyanmamız gerektiğini ne yememiz gerektiğini hatta kuracağımız düşlerimizi bile örgütleyen bir sistemin içinde buluveriyoruz kendimizi.
Ceza yada ödüllerle masum yanımızı bırakarak evcilleştiriliyoruz.
Cezalandırılmaktan korkuyoruz .Ödevimizi yapmadığımızda toplum önünde küçük düşürüleceğimizi öğretiyorlar. Sonraları bu korkumuza ödüllendirilmeme;anne baba yada öğretmenin gözünde yeterince iyi olmama korkusu ekleniyor.
Okuma yı öğrenenlere takılan kırmızı kurdeleyi o dönemler hatırlıyorsunuzdur.Kırmızı kurdeleden mahrum olmak sevgiden ,değer verilmekten sevilmekten mahrum olmak gibi değil miydi?
Ödüllendirilmeme korkusu geri çevrilme korkusuna dönüşüyor.
Bizi değişmeye,maske takmaya iten başka birisinin gözünde iyi olmama Sonra da sadece kabul edilmek ,ödülü almak için bizden istenilene göre biçimlenen bu maskeye can vermeye başlıyoruz.
Anne baba öğretmen eş yada arkadaş farketmeyen statülere göre farklı maskelerimiz oluyor hayatımızda.Bunları çıkaramıyoruz.Çünkü çıkardığımızda sevginin ödülünü alamıyacağımızı düşünüyoruz.
Çocukluk yıllarında ki dışlanma ,övgüyü alamama takdir edilmeme vb..negatif duygulara karşı koyabilmek için bize ait olmayan bir ben kazanıyoruz.
İlerki yaşlarda algılayamadığımız bize ait olmayan parçaların oluşturduğu anlamsız boşlukların ne olduğu konusunda ;kısaca ben olan bene regresyon yaş geriletme tekniği kullanılarak uygulanan etkili bir terapi yöntemidir.
Farkında olmadığımız her duygu zamanla bedenimizde sinyallerini verir.Zihin ruh ve beden bütünlüğü olmadığında tanımlayamadığımız bu kısır döngü her zaman karşımıza çıkacaktır.
